21 Aralık 2015 Pazartesi

Nohut'u ıslama, nohut pişirme

Nohut'u ıslama

Yıllarca yanlış  bilgi ile akşamdan  sıcak  su ekleyip sabaha dek nohut bekletip suda pişmeden evvel şişip pişme kıvamına gelmesini bekliyordum ancak sadece tek yapılacak  şey ben 1 bardak ölçüsünde  yapıyorum 1 bardak nohutu genişçe bir kaba koyup üzerine normal oda sıcaklığında  su ekleyip sabaha dek tutmak sonra da dudukluye koyup pişirmek  oldu ve bekletirken  tuz  da katmıyorum sadece oda sıcaklığında su.

8 Kasım 2015 Pazar

Çaydanlığın dışını temizlemek için


Çaydanlığınızı genelde ocağın üstünde tutuyorsanız, yanda pişirilen yemekten sıçrayan sular, kızartma tavasından zıplayan yağlar hep bu zavallı çaydanlığımızın dış yüzeyine yapışıyor ve normal kirlenme hızına hız katıyor,
Önceden farklı  yağ çözücü ürünler denerdim, muhtemelen işe yarayanlar da vardır ancak ben muhteşem bir çözüm buldum hem de sağlıklı ve doğal,
neredeyse çaydanlığımı atma noktasına gelmiştim ki bu yöntemle pırıl pırıl eskisinden güzel çaydanlığıma kavuştum, hiç uğraşmadan yeni kadar güzel oldu,

Tarifi veriyorum :)
Bir su bardağı sirkeye ( herhangi bir sirke elma,üzüm.. )
Bir yemek kaşığı tuz atıyoruz (bildiğimiz sofra tuzu)
Bunu bir gece bekletiyoruz yani 10-12 saat kadar, bu sürede tuz sirkenin içinde çözünüyor ve süper bir temizleyici sıvı elde ediyoruz.

Çaydanlığımızı elimize alıp yeşil kısımlı bir süngerin yeşil kısmına döküyoruz, sünger sulu sulu oluyor yoğun bir krem kıvamında temizleyici olmadığından, bununla bir güzel ova ova temizliyoruz, öyle fazla ovmamız da gerekmiyor, ilk alındığı günkü kadar tertemiz yepyeni oluyor.


Bir diğer çaydanlığı temiz tutma yöntemi de çay demlerken bir yanda kızartma yapmamak ve yemek pişerken çaydanlığı ocağın üstünde tutmamak yani kullanmadığımızda kenarda durması daha temiz kalmasını sağlıyor.

Yumurtaların kabuklarının kolay soyulması için





 
Yumurtaları pişirdiğimiz tencereye koyduktan sonra suya tuz ekliyoruz ancak ne zaman? Yumurtaların suyu tam kaynamaya başladığı anda, su kendini toparlayıp kaynamaya geçerken tuz döküyoruz yaklaşık yarım çay kaşığı kadar tuzu serpip yumurtaları çeviriyoruz yani tencerede yerlerini de arada değiştiriyoruz,
Böylece kabukları sertleşiyor ve çok daha hızlı soyuluyor, ben hemen tencereyi lavaboya koyup üzerine çeşme suyu ile suyunu değiştiriyorum akan çeşmenin altında tencerenin içinde soyuyorum, kabuklar tencerenin içinde kalıyor,

Bir de önemli not sıklıkla yumurta haşlıyorsanız aynı tencereyi kullanmakta fayda var, emaye tencere de olabilir daha hızlı ısınıyor daha hızlı kaynatır, ama tencerenin suda kalan iç kısımları yumurtanın kabuğundan çıkan kalsiyum ile zamanla bembeyaz oluyor kireçli bir tabaka oluşturuyor, çaydanlığın alt kısmı gibi içi tortu kaplıyor aynı tencereyı kullanırsak ara sırdiğer a telle ovup çıkarmamız daha kolay oluyor ve diğer tencereler daha temiz kalıyor.


Küçük Prens








Kitabı internetten kitap alırken gördüm en çok okunan kitaplar arasındaydı ve fiyatı da çok uygundu, yorumlar ise kesinlikle okumalısınız cümlesinin tekrarlarıydı sanki, okuyan herkes çok beğenmiş tekrar tekrar okumuştu, bense henüz okumamıştım.
Neyse ki aldım okudum gerçekten ince bir kitap, bir solukta hatta toplamda 2 saatte okunabilen bir kitap da ben sindirerek 2 geceye bölerek okudum, sonunda da çok hüzünlendim, keşke kitaplarda da filmlerdeki gibi gerilim, dram, romantik tarzında konu ayrımları olsa.
Çocuk kitabı olarak geçiyor, ama genelde büyükler okuyor ki ben de kaçırmadım.

Yazar sarışın çok tatlı bir küçük prens ile karşılaşıyor uçağının düşüp mahsur kaldığı çölde, bu prensin gerçekte yazarın ölen erkek kardeşi ile bağdaştırmış olabileceği söyleniyor, Küçük prensin gezenindeki koruması gerektiği gülünün de yazarın narin ve hep korunma ve sahiplenilme bekleyen eşi olabileceği düşünüyor.
Yazar esasen gerçekte de bir pilot ve kitabı o kadar kısa ve öz hale çevirmiş ki, bunun için de mükemmelliğin tanımını oluştururken, mükemmellik yazının son ve tüm sözcüklerin kullanılmış hali değil tüm çıkarılabilecek kelimelerin çıkartılıp geriye kalmış hali olduğunu anlatıyor.

Ernest Hamingway'ın İhtiyar balıkçı, Simyacı ve Küçük Prens unutulmayacak kitaplar arasında bence.

Soğandan gözün yaşarmaması için


Öncelikle soğanın iki başını kesip kabuğunu çıkarın,
sonra soğanı önce bir baştan bir başa olmak üzere 4 eşit parçaya ayrılacak şekilde 2 bıçak darbesi ile kesiyoruz.
soğanların kesilen yüzleri yukarı gelecek şekilde bırakın
yaklaşık 1-2 dakika sonra tekrar soğanların yanına gelip artık istediğiniz şekilde kesebilirsiniz.


Buradaki konu soğanı ilk kestiğimizde ortaya çıkan asite maruz kalmamaktır.
Soğanı kestiğimizde soğan hücreleri içinde yer alan enzimler serbest kalıyor ve bir çeşit gaza dönüşüyor.











Bu ilk çıkan gazı karşılamadığımızda sorun kalmıyor.

Ayrıca elimiz soğan koktuysa domatesin kabuklarının iç kısımlarını ellerimize sürerek bu kokusunu yok edebiliriz, aynı şey sarmısak kokusu için de geçerli..

5 Kasım 2015 Perşembe

Doğuş Karadeniz Export Harman Çay


Çaykur Altınbaş çay favorim olsa da, arada başka çaylar da deniyorum,
Arada bu çaya veya başka çaylara seylan çayı olsun, tomurcuk çayı olsun farklı çaylar karıştırarak da deniyorum.



Mesela Çaykur turist çaya biraz tomurcuk çay katmak veya biraz seylan biraz tomurcuk gibi eklemeler yaparak daha buruk daha hoş kokulu çayları denediğim oluyor.. Veya Bim'in Berk çayı veya Doğuş çay'ın çeşitlerinden..

Geçen gün yeni bir çay elime geçti, hediye geldi daha doğrusu mecbur denemeliydim, beğenmezsem içine tek bir karanfil tanesi atıp o şekilde demleyebilirim veya biraz tomurcuk ile demleyebilirim böylece ağırsa çayın tadını hafifletir ve hoş bir koku katar, hafif ve buruk bir daha sahip olmayan bir çay ise seylan çayı karıştırıp o şekilde demlerim. Yeni gelen çayımızın ismi Doğuş karadeniz export harman siyah çayı idi. Denedim, neredeyse altınbaş çayın aynısı diyebilirim, tomurcuk esansı içeriyor. Bu çaydan beklentim açıkçası daha yüksekti çünkü çok övüp de getirmişlerdi export çay çayların kralı şeklinde tanımlamalar ile çaydan beklentim artmıştı :) marka olarak çaykur çaylarının daha iyi olduğunu düşünsem de yine de onu geçebilir diye düşünmüştüm, ancak gayet güzelmiş, efsane diyemeyeceğim ama çok güzel bir çayneredeyse çaykur altınbaş çayı gibi yani ikisi arasında fark çok ince, sadece doğuş çay biraz daha tomucuk esanslı bu yüzden aynı oranda çay koyduğunuzda daha açık renk bir çay elde ediyorsunuz diyebiliriz.


çaykurun hediyelik çayları da çok güzel çaykur organik hemşin çayı ise şahane güzel bir çaydır, yalnız fiyatını göz önünde bulundurursak hergünlük kullanım için bu çay kullanılabilir gibi görünmüyor.


1 Kasım 2015 Pazar

Bebek saç fırçaları - Chicco tarak fırça seti

Bebeğimin minicik saçları daha ultrasonda bile görünüyordu, o narin saçlarına alınacak listesinde bir de saç fırçası olmalıydı. Bu konuda araştırdım taraştırdım, sonunda en yumuşak fırça, çocuğum çok memnun diye annelerin genel olarak izlenim edindiğim yorumlarına güvenip Chicco marka mavi renk saç fırça takımını edindim, diğer baktığım markalara göre fiyat olarak biraz daha pahalıydı ama sonuçta uzun vadede kullanılacak bir ürün diye kampanyaları da kollayıp bir takım edindim.

İyi ki bu takımı almışım, çocuğumun saçları da benim saçlarım gibi seyrek az ve cılızdı, onun o yumuşak saçlarını tararken hangi tarağı kullansam saç derisine değecekti.

Sette hem saç fırçası hem de tarak mevcut, biz tarağı pek kullanmıyoruz, sanırım o daha ileriki zamanlarda 5-6 yaşlarında saçları iyice gürleştiğinde kullacağı bir ürün olacak, fırçasının kılları da o kadar yumuşak ki, yüzünüze sürseniz bile asla çizmeyecek kadar narin üretilmiş, tüğ gibi dökülüyor mu hayır hiç dökülme olmadı saç fırçamızda ki sıklıkla kullanıyoruz.

Diğerlerini denemedim ama bu chicco setten çok memnunuz.